Bir sendika başkanının ilçe ziyaretler ikapsamında üyeleri ile bilgi alışverişi yapması, üyelerinin dertlerini dinleyip çözümsel arayış içinde olması ve üye olan olmayan her eğitim çalışanının dertleriyle dertlenmesi en olması gereken, en doğal, en kabul edilen bir durumdur.
Bir sendika başkanının il ve ilçe ziyaretleri yapıyorum ayağına ilçe milli eğitim müdürünün koltuğuna oturup, caka satan pozları verip, üye olmayanlara gözdağı vermesi durumu da artık normalleşmeye başladı. Liyakatin sendika üyeliğinden geçtiği, torpilin baş tacı edildiği ve torpil yapmanın ve torpil yaptırmanın normalleştirildiği ülkemizde koltuğa kimin oturduğunun da pek önemi yoktur.
Herkes yerini haddini bilmelidir derken bu ve bunun gibi olayların normalleşmesine izin vermeyelim diyedir çabamız. İlçe milli eğitim müdürünün koltuğu hiçbir sendikaya ait değildir olamaz. İlçe milli eğitim müdürünün koltuğuna sendika başkanı oturuyorsa, ordahudut, hukuk ve had aşılmıştır demektir.
Ülkemizin evlatlarının en iyi eğitimi, en iyi öğretimi, en iyi hizmeti alması gerekir. Eğitim sisteminin dahi tartışılmadığı, eğitimle üretiminin, eğitimle sanayinin, eğitimle sanatın, eğitimle sporun, eğitimle kültürün, eğitimle teknolojinin birbirine sekronize edilmediği eğitim modellerinden işini severek ve en iyi yapan bir nesil çıkmaz. Liyakatin yerine sadakatin, torpilin olduğu yönetim sistemlerinden de iyi bir eğitim modeli çıkmaz. Milli Eğitim Bakanımız Ziya SELÇUK hocamıza sürekli “Milli Eğitim Şurasını Toplayın!” çağrımızın amacı eğitimde reform yapılmasının önünün açılması, 2050-2100’lerin eğitim modelinin nasıl olacağı üzerinde çalışmalar yapılması ve eğitim yönetiminin yeniden şekillendirilmesi içindir.
Bir kez daha Milli Eğitim Bakanımıza Çağrımızı yeniliyoruz.
“MİLLİ EĞİTİM ŞURASINI TOPLAYIN!”
Ümit DEMİREL
Genel Başkan
